30 Temmuz 2018 Pazartesi

REMBRANDT'IN AŞKI SASKIA

Rembrandt Harmenszoon van Rijn, 1606’da Amsterdam’a 35 km uzaklıkta, tarım ve eğitim şehri olan Leiden’da doğdu. Babası değirmenci annesi ise bir fırıncının kızıydı. Soyadlarını ise evlerinin kenarından geçen Rijn nehrinden almışlardı. Leiden’da üniversite okuyan Rembrandt, 14 yaşında ressam olmak için okulu terk etti. 


1930’lar Amsterdam’ın ekonomik olarak geliştiği dönemlerdi. Zenginleşen kentliler varlıklarını sergilemeyi seviyorlar ve bu doğrultuda evlerini yeniden dekore ediyorlardı. Birçoğu ise tablolara yönelmişlerdi. Ailelerinin ihtişamını sergileyen gösterişli portreler yaptırmaya başladılar. Rembrandt arkadaşı Jon Lievens ile küçük bir atölye kurdu varlıklı insanların portre taleplerini karşıladı. Sadece resim yapmakla yetinmedi bunun yanında resimler alıp satarak ticarette yaptı.




Rembrandt, Saskia Van Uylenburgh ile sanat tüccarı kuzeni aracılığıyla tanıştı ve O’na aşık oldu. Saskia pek çok çiziminde Rembrandt’ın ilham kaynağı oldu. O’nun yegane çiçeğiydi Saskia. Duyduğu büyük aşka ithafen Saskia’nın resmini yaptı. Resimde bir elinde bir demet çiçek, başında çiçeklerden oluşan bir taç ile onu doğanın çocuğu olarak resmetti. 1634’de evlendiler. Her ikisi de lüks yaşamı seviyordu. Rembrandt müzayedelere katılıyor ve satın alabildiği ne varsa hepsini topluyor ve bunu sanat için yaptığını ileri sürüyordu. Rembrant ve Saskia’nın; Rombertus, Corneilla ve yine Corneilla ismini taşıyan çocukları dünyaya geldikten kısa bir süre sonra öldüler. 1641 yılında Titus isminde bir erkek çocukları hayata tutunmayı başarabildi lakin Saskia vereme yakalandı, üç evladının ölümü ve bu kötü hastalığın ağırlığı Saskia’nın ölümüne neden oldu.



Rembrandt’ın hayatının dönüm noktası bu üzücü olay sayılabilir çünkü hiçbir şey eskisi gibi devam etmedi. Saskia’nın ölümünden sonra Rembrandt’ın parasal sıkıntısı gün geçtikçe arttı, eski müşterileri aramayı kesti ve sonunda bütün varlığını kaybetti. Alacaklılarından kaçarak yoksul bir halde Roozengracht’da bir bodruma sığındı. Oğlu Titus ile sadık bakıcısı Hendrikje Stoffels onu dış dünyaya karşı korudular. Kendi küçük dünyasında yaşamaya ve olup bitenleri sorgulamaya başladı. Zengin insanların ihtişamını sergileyen gösterişli çizgilerle dolu portrelerinin yerini sıradan insanların saflıklarını ve samimiyetini gösteren resimler aldı. 


Aşkla kalın...


Paylaş

Benzer Yayınlar

REMBRANDT'IN AŞKI SASKIA
4/ 5
Oleh

Abone Olun!

Yazılarımı Beğendiniz mi? Abone Olun Yeni Yayınları Kaçırmayın.